22 Temmuz 2007 Pazar

Dumur Olaylari

Yer Viyana, bir sarayin salonu. Depremin senesinin sonlari, bir defile düzenleniyor depremzedeler yararina, cok ünlü(!) bir modacimiz tarafindan, olay sadece reklam tabii kimsenin depremzedeyi seyine taktigi yok, herkes takmis takistirmis, sürüstürmüs gelmis kendini göstermeye. Defile baslar, manken kizlarimiz ic gidiklayan kiyafetlerle salinmaya baslar. O da ne?! Konsolosluk ve kalantor tayfasinin siralandigi tribünden iyi giyimli bir zonta mankenlerden birinin gögsüne para sikistirmaya kalkmaz mi? Inaniyorumki kizcagiz benden katbekat fazla dumura ugramistir, ben nihayetinde aliskinim yurdum insanina, dünyanin neresine gitse, ne egitimi alsa ayni olusuna.

Geçen hafta üniversite dolayısıyla adanaya yaptığım seri ziyaretlerden birini gerçekleştirirken bütün hücrelerime işleyen iki tabela dumuruyla karşılaştım. ilk tabelada şöyle yazıyordu: \"garımızda sahipsiz paket unutmak yasaktır.\" Diğer bir uyarı ise: \"garımızdan yurtdışına tarihi eşya çıkarmak yasaktır.\"

Ankara Sakarya caddesinde eniştemin dükkanının bulunduğu işhanına hızla girdim bir gün. Aynı hızla da dumura uğrayıp kala kaldım. Hanın asansörünün kapısında şu tabela karşıladı beni:\"DİKKAT!! ASANSÖR İKİ KİŞİLİKTİR. ÜÇ YA DA DAHA FAZLA BİNERSENİZ ASANSÖR DÜŞER, ÖLÜRSÜNÜZ!! YÖNETİM.\"

Yer muğla... sabah erkenden okula gitmek için evden çıktım ve ana caddede otobüse yetişmeye çalışıyordum. geceden yağan yağmurdan dolayı caddede küçük su göletleri vardı ve bir polis arabası sağa çekmiş iki polis arabanın içinde çay içiyorlardı. tam o sırada tam gaz gelen bi araba camı açık olan polis arabasını doğal olarakta polisleri ıslatmıştı. o anda polis megafonundan şu sesi duydum.\"yavvaş! .nasını ...tiğim yavvaş!\" :)

Internet

Hiç yorum yok: